 |
| Akıllı telefonlar hayatımızda neleri değiştirdi? |
Akıllı telefon olarak sayarsak eğer ilk benim kullandığım akıllı telefon Huawei marka bir telefondu. Arada donardı ama bir çok konuda kolaylık sağlardı bana. Akılsız telefon olarak ise Nokia'nın bir çok modelini kullandım. Ama en çok hoşuma giden ise Nokia 6600'dı.
 |
| Pınar Altuğ & Nokia 6600 |
Neyse, şimdi akıllı telefonlarla hayatımızda ne değişiklikler olmuş bi' bakalım
Tarihin ilk akıllı telefonu 15 Ağustos 1996'da üretildi ve bu ilk akıllı telefon Nokia 9000 Communicator adlı bir telefondu. Buna benzer bir telefon kullanmıştım, bu da donuyordu😃. Nokia her ne kadar zamanında telefon konusunda baba firmalardan biri olsa bile daha sonra üretilen telefonlara yenik düştü. Hatta ayrılmaz zengin ikili Nokia ve Turkcell'i de hatırlarsınız. Samsung, Iphone derken Nokia'nın adını bile unutur olduk. Daha sonra Microsoft tarafından satın alınan Nokia uzun süre sessizliğini korudu. Son zamanlarda yeni atılımlarda bulunarak tekrar akıllı telefon üretmeye başlasa da iş işten geçti artık diye düşünüyorum.
 |
| İlk akıllı telefon (Nokia 9000 Communicator) |
Haber okumak artık daha kolay akıllı telefonlarla. Bir kaç tıkla Dünyada neler olup bittiğini kısa sürede öğrenir olduk. Bu kolaylık tabi bir çok gazetenin tirajını düşürmekle birlikte bir çok insanın da işsiz kalmasına neden oldu. Ayrıca dev medya firmalarının internet dünyasında yerini almasıyla birlikte oluşan internet çöplüğü de ayrı bir konu...
El feneri görevini üstlenen akıllı telefonlara ne demeli? 😊 Belki de en sık kullandığım özelliklerden biridir bu. Ama her kullandığımda gümüş renkli el fenerlerini hatırlamadan edemiyorum.
 |
| Gümüş renkli eski el fenerleri |
Zamanında utanarak, gizli gizli kendimi çektiğim fotoğraflara "selfie" (öz çekim) dedirtti akıllı telefonlar.😊 O değil şimdilerde selfie çubuğu almayanı dövüyorlar...
Ayrıca hesap makinası, takvim, saat gibi özellikleri ile kendi kendime neden kol saati kullanıyorum sorusunu sormama neden oldu akıllı telefonlar. Bu konuda ciddiyim kol saati kullanmıyorum. Ama Casio'nun tuşlu kol saati hala aklımda.😊
 |
| Casio eski tuşlu kol saati |
Sonlara doğru...
Elbette teknoloji insan oğlunun yaşamını kolaylaştırmaya yöneliktir. Ama ben bu yeniliği sevmedim. Yeni nesle baktığımda 12 13 yaşlarında ellerinde telefon, tablet ile gezen çocukları görünce hep aklıma çocukluk yıllarım gelir. Nerede o zillere basıp kaçmalar, ağaçlara dalıp erik çalmalar, hoşlandığın kıza mektup yazmalar... 😊 Görende diyecek 50 60 yaşındayım. ama hakikaten o zamanın tadı farklıydı. Bu konuda bana katılanlar olacaktır. Akıllı telefonlar da birçok konuda bize kolaylık sağladı ama elimizden düşüremez hale geldik. Bu da ister istemez arkadaş ortamında birbirimizin yüzüne bakmak yerine akıllı telefonlara bakmaya yöneltti.
Bu konu uzun bir konu ve hemen hemen herkes bu konu hakkında yorum yapabilir. Bu yüzden fazla uzatmanın bir anlamı yok. Kısa bir zaman yolculuğu yapalım dedim. Konuyla ilgili görüşlerinizi bildirirseniz çok sevinirim...
✋Bu içerik Kişisel Blog - BlogTecrübem tarafından hazırlanmıştır.
Çocukluk deyince içim her zaman cızz eder..Hayatımın en sade ve güzel zamanlarıydı..Teknolojiyi bu anlamda sevmiyorum çünkü sevdiklerimizi elimizden aldı..Gelişen teknolojiyi aşama aşama yaşayarak büyümenin vermiş olduğu tecrübe ile şimdi her şeyin daha hızlı ve ulaşılabilir olması güzel ama en değerli anlarımızı saatlerce sanal dünyada harcamak mantıklı gelmiyor. Teknolojinin beni kullanmasını istemediğim için ben onu istediğim kadar kullanıyorum..Telefonlarda çekilen resimleri saklayamadığım için yılın belli dönemlerinde beğendiğim resimleri hala albüm yaparım..Albümün kapağını açtığımda tek tek dokunarak bakmak daha çok hoşuma gidiyor. Teşekkürler
YanıtlaSilBen teşekkür ederim güzel yorumunuz için...
SilYazınız gülümsetti ve o günlere götürdü beni.. Nokia, kendi ülkesinde bizdeki kadar piyasası olmayan bir üründü. Onlar bile şaşırıyorlardı Türkiye' deki bu çılgınlığa.. Nokiadan sonra 1 Motorola' m vardı ve sonrasında ise hep Samsung. Evet ben de pek sevmiyorum, ne zaman ki gittiğim bulunduğum her yerin izlerini sonradan önüme getiriyor, o zamandan beri akıllı özelliklerin bazılarını kapalı tutmaya özen gösteriyorum :O
YanıtlaSilDışarı çıktığımda da cafelerde, restaurantlarda aynı masada birbirinin yüzüne bakmayan insan toplulukları görüyorum. Bu kadarı fazla.. Sanırım bunun ileri boyutu, o akıllı çipleri bizim kafa bölgemizde bir yerlere monte edecekler böylece herkes kurtulacak.. :/
Çocukken dut ağaçlarından inmezdim, rüzgara karşı koşmak müthiş keyifliydi.. bunların yerini hala tutabilecek hiç bir değil akıllı, CİN telefon yok :)
:) Teşekkür ederim güzel yorumunuz için. Kendi sonumuzu kendimiz hazırlıyoruz. Bakalım daha neler göreceğiz...
Sil